4 Eylül 2011 Pazar

Uçtu Kuşum !




Usta oyuncu Adile Naşit'in ''Ah Nerede'' adlı filmindeki efsane cümlesi ile yazıma başlıyorum. Yalnız bizim konumuzda uçan kuş Tarık Akan (Ferit) değil ne yazık ki , bizim kuşumuz 2005'ten beri her sene ülkemizde düzenlenen Formula 1 yarışı.

Uzunca bir müddettir muallakta olan Formula 1 konusu nihayet sonuca ulaştı. Ama istediğimiz , görmeyi arzuladığımız bir sonuçla değil. 2005'den beri Formula 1'e her yıl ev sahipliği yaptık ve pistin özellikleri itibari ile zevkli yarışlar çıkarttık. İlk yarışı Kimi Raikkonen'in alması benim açımdan daha da bir zevkle izlemem vesile oldu. Yalnız F1 yönetiminin tek istediği yarışların zevkli olması değildi. Ortada inanılmaz paralar dönüyordu bu paraların çıktığı en önemli dallardan bir tanesi de yarış takviminde olan pistlerden alınan yıllık ücretlerdi. Ve bu ücretler her geçen gün rekabet ile artmaktadır. Takvime yeni katılan ülkeler ile beraber yarış takviminde olan pist sayısı 20'lere geldi. 2014'te Rusya'nın da yarış takvimine girmesi ile pistler adına rekabet daha da artmaktadır. Ee bu saatten sonra Sayın Ecclestone, Türk yöneticilerine lütfen yarış takviminde kalın paranızın üstünü ben tamamlarım demeyeceğine göre bizi kapının yolunu güzelce gösterdiler. Bizden istenilen ücret 26 Milyon Amerikan Doları. Peki Takvime yeni katılan Singapur'un Rusya'nın ödediği ücret ne kadar. 40-50 Milyon Amerikan Doları. Asıl en can alıcı noktaya geliyoruz. Takvime girmek için 50 Milyon Amerikan Dolarını gözden çıkaran ülkeler varken biz ne yapıyoruz Sayın Ecclestone'na 13 Milyon Amerikan Doları ve 100 bin seyirci teklif ediyoruz. Bir de seyirci problemimiz vardı o daha da bir yazı konusu neyse o konuya şimdi girmeyelim. Bizim Ecclestone'na 50 Milyon Amerikan Doları gibi teklifler gelirken bizim 13 Milyonluk teklifimizi kabul etmesini beklemek hayalcilik olurdu. Öyle de yaptık hayal ettik, ümit ettik kararı bekledik. Verilmesi gereken karar verildi.

Yarış takvimine girmek için nice zorluklar atlattık ve girmeyi de başardık. Bunu başaranlar nasıl tebrik edildiyse şimdi kaybedilmesinde de sorumlu bu yöneticiler eleştirileri sonuna kadar haketmişlerdir. Yarış takviminden çıkarılan pistlerin geri dönüş yollarının çok zor olduğunu okudum birkaç yerde. Bunun ilk adımını da Ecclestone'nın ticari haklarını elinde tuttuğu İstanbul Park'tan elini ayağını çektiği haberidir. Ecclestone'da ümidi kaybetti Türkiye adına. Geçmişler ola.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder